Bütün kronik hastalıkların ve Kanserin temelinde aslında değişik derecelerde etki gösteren kronik enflamasyon vardır.
Enflamasyon nedir ?
Hücre hasarına neden olan etkenlerden ve bunlara bağlı olarak oluşmuş hasarlanmış (nekrotik) hücre ve dokulardan , vücudu temizleyerek tamir eden ve olayları sınırlayan duruma verilen isimdir.Yangı olarak düşünebileceğimiz enflamasyon aslında cerahati olmayan iltihaptır. Enflamasyon olduğunda vücutta bir çok kimyasallar ortaya çıkar.Örneğin vazoaktif aminler,plazma proteazları,araşidonik asit metabolitleri,lokosit ürünleri,trombosit aktive edici faktör,sitokinleri büyüme faktörleri,nitrik oksit, P maddesi,kalpainler,hem-oksijenaz 1 bunlardandır.
Bağ doku hücreleri ve bu kimyasal moleküller, hücre hasarı oluşturan etkenleri yok etmeye, ve ortamdan uzaklaştırmaya, nihayetinde enflamasyonu sınırlandırarak hasar gören dokuyu tamir etmeye çalışırlar.Diğer bir bakış açısıyla enflamasyon, mediyatörlerin meydana getirdiği vucudun kendini tamir etme ve koruma durumudur.
Farklı bir bakışla Enflamasyon :
Gün içinde yediğimiz gıdalarla,soluduğumuz havayla veya cildimize temas eden maddeler yoluyla birçok unsur (zararlı etkenler) vücudumuza girer.Bunlar gıdaların içindeki ana besin maddeleri olabileceği gibi bunlara bulaşmış zirai ilaçlar,toksinler,kimyasal katkı maddeleri olabilir.Yine bakteri-virüs-mantarlar da gerek ağız yolu gereksede solunum yolu ile vucuda girebilirler.Yine vucudumuzun en önemli giriş kapıları olan cilt ve mukoza yolu ile de bir çok madde vucuda girebilir.(Havadaki partiküller veya kosmetiklerin içindeki kimyasallar bunlara örnektir.)
Vucuda giren bu maddeler bağışıklık sistemi tarafından algılanıp değerlendirilirler.Vucudun ihtiyacı olanlar ve yabancı olanlar ayrıştırılır ve zararlı olanlar yok edilmeye çalışılır.Vucudumuzun yapısına uymayan ,yabancı bir madde kana geçerse bağışıklık sistemi bu maddeyi yabancı düşman olarak algılar ve yok etmeye çalışır.Vucuda Zarar verecek unsurlar ya anında vucutta fagosit denen bağışıklık hücreleri tarafından yutulup yok edilir yada yine bağışıklık hücreleri tarafından oluşturulan antikorlar ile bu yabancı maddeler işaretlenir yine yok edilmek üzere bağışıklık sistemi hücrelerine teslim edilirler.Hastalık yapma ihtimali olan bu maddeler bu şekilde ortadan kaldırılırlar.
Bağışıklık sistemimiz güçlü ise çoğu zaman bu savaştan haberimiz dahi olmaz !!!!
Hergün süregelen olağan bu işleyiş dışında yabancı maddeler dokularda hasar meydana getirirlerse vücudun buna cevabı daha yoğun olur.Bu yoğun cevap neticesinde Histamin salgılanır ve Salgılanan HİSTAMİN tarafından damarlar genişletilir.Genişleyen damar neticesinde bölgeye daha fazla kan akışı olur,bölge ısınır ve kızarır.Bağışıklık hücreleri bölgeye hücum eder ve burada daha çok protein birikir.Genişleyen damarlardan dışarı sızan sıvı nedeniyle bölgede ödem (şişme) oluşur.Yükselen ısı, bağışıklık hücrelerini aktive eder.Hasarlanan dokulardan mediyatörler çıkar.Ağrı ve Kızarıklık ortaya çıkar.Sebep olan etken ortadan kaldırılıp doku tamir edilirse yangı bir süre sonra düzelir.Vucudun dışarıdan gelen yabancı,zararlı,hasar yapan etkenlere karşı kendini koruma ve hasarı onarma mekanizması başarılı bir şekilde yapılmış olur.Eğer vücutta enflamasyon yanıtı olmasaydı, enfeksiyonlar yayılır,yanıklar yaralar açık kalır ve iyileşmezdi.
Eğer vücudun bu durumlarla başa çıkma kapasitesi aksar ise hasar oluşturan yabancı maddelerin saldırısı azar azar dahi olsa ve sürekli hale gelirse ,bağışıklık sistemi aşırı yüklenir ve duyarlanır, onarım aksar ve enflamasyon kronik hale gelir. Normalde yararlı olan ve bizi koruyan bu mekanizma kronikleşince bize zarar vermeye başlar. Kronik enflamasyonda bulgular çoğu zaman alevli değildir.Herhangi bir rahatsızlık vermeden sinsi bir şekilde hastalık belirti ve bulguları ortaya çıkana dek aylarca hatta yıllarca devam edebilir.Sonuç olarak da kronikleşen enflamasyon neticesinde zamanla doku ve organ fonksiyonlarında bozulmalar oluşarak kronik hastalıklar ortaya çıkar .Günümüzde Kr.Enflamasyona bağlı birçok önemli hastalık ortaya çıkmakta ve bunlardan en sık görülenler ise;
GEÇMEYEN UZUN SÜREN AĞRILAR
FİBROMİYALJİ
OBESİTE
PERİFERİK NÖRÖPATİ
DİYABET (ŞEKER HASTALIĞI)
METABOLİK SENDROM
GUT HASTALIĞI
ARTRİTLER
DEPRESYON
KORONER KALP HASTALIKLARI
HİPERTANSİYON
KALP YETMEZLİĞİ
FELÇ
MİGREN
TROİD HASTALIKLARI
OTOİMMÜN HASTALIKLAR (çölyak,ülseratif kolit,chron hastalığı,multıpl sclerzoz, otoimmün gastrit,haşimoto troiditi,romatoid artrit, psoriyazis,scleroderma,vaskülitler….)
PANKREATİTLER
KRONİK DİŞ HASTALIKLARI
KANSER
DEHAB (Dikkat eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu)
OTİZM
OSTEOPOROZ
ALLERJİK HASTALIKLAR
EGZEMA
UYKU BOZUKLUKLARI
MİDE BARSAK HASTALIKLARI
ÜLSER – GASTRİT – REFLÜ
KRONİK KABIZLIK
ALZHEİMER
ASTIM ….

Enflamasyona neden olan veya Enflamasyonu şiddetlendiren faktörler nelerdir?
- Basit şeker ve rafine karbonhidrat tüketiminin artması
- Sanayi tipi mısır şurubu (früktoz şurubu)
- Kortizol yüksekliğine neden olan kronik stres (adrenal stres)
- D vitamin eksikliği
- Bağırsak flora bozuklukları
- Katkı maddeli ve aroma ile tatlandırılan suni gıdalar
- Yağsız beslenme
- Yetersiz Omega-3 alımı
- Gluten, soya ve lektin içeren gıdalar
- Yeterli egzersiz yapılmaması, hareketsiz yaşam
- Vitamin ve mineral eksiklikleri B12 vitamini, C vitamini, K2 vitamini, iyot, magnezyum, kalsiyum vb
- Demir eksikliği veya fazlalığı
- Yetersiz sindirim
- Yetersiz protein alınması
- Genetiği değiştirilmiş olan tarım ürünleri
- Ağır metaller
- Hormon kullanılan ve suni yemle beslenen hayvanlardan elde edilen ürünler
- Gereksiz yere yapılan aşılar
- Kimyasal gübreler
- Zirai ilaçlar ve pestisitler……
Günümüz Tıp uygulamalarında, temelinde kronik enflamasyonun yattığı kronik hastalıkların tedavisinde ve belirtilerin ortadan kaldırılmasında aşırı duyarlı hale gelmiş immün sistemi baskılamaya yönelik ilaçlar kullanılmaktadır.Halbuki hücre hasara uğradığından dolayı enflamasyon ortaya çıkmaktadır.Hücrenin eksikliklerinin tesbit edilip yerine konması, Hücrenin atamadığı toksiklerden arındırılması, Hücre hasarına neden olan etkenlerin ortadan kaldırılması ,hücrenin tekrar eski ayarlarına döndürülmesi, sonuç olarak hücrenin normal fizyolojisini sağlayarak Kronik Hastalıkları tedavi edebileceğimizi unutmamalıyız.
İçinizdeki Şifa Gücünü Harekete Geçirin.!